• 231
    hani çok şımarık ve patavatsız insanlar için kullanılan bir tabir var ya: "hiç dayak yemediği için böyle" diye.

    şimdilerde sosyal medyada uçan kaçan, büyük büyük konuşan 2000 ve sonrasında doğan fenerbahçe taraftarının böyle olmasındaki sebeplerden biri de bu maça tanık olmamalarıdır. akıllarının yetmemesidir.

    elbette fenerbahçe camiası buna benzer maçlar, skandallar da yaşamıştır. ama böyle bir travmayı canlı kanlı yaşayan adamın hali diğerlerine oranla daha farklı oluyor. biraz da olsa kötü olasılığı düşünüp, tedbirli davranabiliyor.
  • 232
    evinde sadece 77 numaralı kanal bulunan bir birey olarak 106 dakikasını ekran başında takip ettiğim unutulmaz maç.

    inanç ve ümitsizliği, belki çaresizliği bir arada iliklerimize kadar hissettiğimiz bir gündü. herkesin aklının köşesinde birden çok fenerbahçe puan kaybı senaryosu vardı elbette ama o sezon o kadar şey yaşanmıştı ki, kimsenin uzun süre hayal etmeye bile mecali yoktu.

    muhtemelen en polyanna olanımız bile 3 hafta önce lider gittiğimiz kadıköy'de 4-0'a şükrettiğimiz o lanet derbiden sonra gözyaşlarıyla veda etmişti hayallerine.

    ama işte o zamanlar şimdikine kıyasla başkaydı. twitter yoktu, youtube yoktu. sözlük bile yoktu. evet forumlar zirve döneminde olduğu için elbette sıradan çinko karbon taraftarlıktan öte gaileler vardı ama son maç öncesi yapılan tek organizasyon para toplayıp kapalı tribüne yüzlerce gül alıp futbolculara atmaktı.

    mesela 22 nisan 2006 ile 14 mayıs 2006 arasını 2024'deki imkan ve hayat tarzıyla yaşadığımızı düşündükçe insan ürperiyor. kim bilir ne saçma sapan şeylerle boğulacaktık...

    şu an ne herhangi bir maçta atılan bir gole bu kadar sevinebilirim, ne de herhangi bir maçı bu kadar odaklanarak hatta ekran başında yorularak izleyebilirim. bu muhtemelen hepimiz için geçerlidir.

    belki de bu yüzden daha mutsuz, daha üzgün, daha yorgun, daha kırgın ve daha nefret doluyuz...
  • 233
    mevcut durumda şampiyonluk şarkıları söyleyen tüm galatasaray taraftarına ders olması gereken mücadeledir. kimse bu maçta fenerbahçe'nin hem de denizlispor kümede kalmayı garantilemişken puan kaybedeceğini düşünmüyordu. ama o maç sonucunda şampiyonluk bize döndü.
    şimdiden şampiyon olmuşuz havalarına girmeyelim.
    bugün her zamankinden daha fazla:
    konsantrasyon
  • 237
    bugünkü fenerli kafasını yaratan maç. bir anlamda bugünkü galatasaray dominasyonunun mümkün olmasını sağlayan maç da denebilir.

    fenerbahçe önceki 2 sezon şampiyon olmuştu. kadrosu uçup kaçıyordu. galatasaray çöküşteydi, beşiktaş'ın çoğunlukla olduğu gibi pek esamesi okunmuyordu. ortalık o kadar bomboştu ki fenerbahçe kibri tanrı dağları seviyesine ulaşmıştı.

    yaşı yetmeyenler bilmeyebilir, o günkü fenerli kafası bugünkünden çok farklıydı. daha bu travma yok, 3 temmuz yok. şımarıklıkları zirvedeydi. hangi fenerliyle konuşsan "para var huzur var" diyordu, "aziz başkan bağlamıştır" diyordu. "siz de basın parayı siz de şike yapın" alt metinli cümleler havada uçuşuyordu.

    bu maçtan önce fenerbahçe türkiye kupası'nda da finale kalmıştı. sloganları da şuydu: 2 kupayı getirin bize canmızı verelim size. evet fenerbahçe 2 yerel kupa uğruna can verebilecek bir camia. verdiler de zaten, hem de kazanamadan. *

    sanki 2 kupa da kazanılmış gibi bağdat caddesi süslenmişti, bütün fenerium mağazalarına vitrin süslemeleri asılmıştı. şampiyonluk tişörtleri, formalar, her şey hazırdı. o kadar eminlerdi. ama bu tarihi maç gerçekleşti ve fenerbahçe son düzlüğüne 2 kupa mottosuyla girdiği sezonu kupasız kapattı.

    kazansalardı üst üste 3. şampiyonlukları olacaktı. sonraki sezonu da onlar kazandı zaten, en az 4 yıllık bir seri yapıyorlardı. muhtemelen bu şampiyonlukların getireceği maddi ve politik güçle 2008, 2009, 2010 ve 2011 arasında da pek rakip tanımazlardı. olaylar farklı gelişeceği için 3 temmuz'u yaşamaz ve çok ciddi bir dominasyon kurarlardı. hepsinin beklentisi buydu zaten. bir de o zamanlar ciddi ciddi inandıkları "galatasaray batıyor" safsatası vardı. biz yok olacaktık, onlar tek büyük kalacaktı.

    beklenti bu kadar büyük olunca yıkım da o kadar büyüdü.

    travma sonrası stres bozukluğu diye bir şey vardır, ağır travmalar sonrasında yaşanan bu psikolojik durum bir süre sonra geçmişi farklı hatırlamaya, gerçeklerden kaçmaya yol açar. hele ki travma kişinin kendi hatasından kaynaklandıysa bunu kaldırmak çok zordur, dışarıdan bir sorumlu aranır ve o suçlanır.

    bu maç fenerbahçe'nin duvarlarını o kadar yıktı ki 2008'de yabancısız ve hocasız kadroyla biz şampiyon olabildik. 2009'da beşiktaş, 2010'da bursaspor mutlu sona ulaştı ve 2011'de şikeyi aleni şekilde yapmak zorunda kalıp yıkıldılar.

    yani dünyayı ele geçirmeyi bekleyen nazilerin rus işgaliyle kısacık sürede tarihin halısının altına süpürülmesi gibi bir yıkım yaşadılar. etkileri 18 yıldır devam ediyor.

    bugünkü fenerli kafasının sebebi bu işte. "fenerbahçe cumhuriyeti", "bir gün herkes fenerbahçeli olacak", "17'ye karşı 1" gibi kibirli tavırları gitti, "bütün dünya ve üzerindeki tüm örgütler bize kumpas kuruyor" kafası geldi.

    çünkü 2006'da kendi elleriyle en büyük rakiplerine şampiyonluk verdiklerini kabul edemiyorlar.

    çünkü 2006'da bile aslında o kadar da güçlü olmadıklarını kabul edemiyorlar.

    o sezon elle atılan gollere, şikeye şaibeye o kadar bulaşmış olmalarından bahsedemiyorlar bile.

    senelerdir galatasaray dominasyonu altında acıdan inim inim inleyen camialarını aziz babaları aşırı umutlandırdı, beklentileri zirvenin de ötesine çıkardı ancak zirveye ait olmadıkları için beceriksizce yere çakılıp öldüler. bunu anlamak ve aslında o kadar büyük olmadıklarını, sadece aziz yıldırım'ın yarattığı bir algıya kapıldıklarını itiraf etmek yerine halüsinatif inanışlara kapılıp duruyorlar o günden beri.

    başlarına galatasaray kompleksi olmayan, kendi camiasını objektif bir şekilde değerlendirebilen ve şikeye değil gelişime odaklanan sağlam bir lider - var mı camialarında öyle biri? - gelmediği sürece de toparlayamayacaklar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın