takımların kadro kaliteleri arasında dağlar kadar fark var ve normal şartlarda çoğunluğun aklından geçen handikaplı bir galibiyet, lakin bu çoğunluğun büyük çoğunluğu şundan emin ki böyle gülmeli - eğlenmeli bir hafta arası sonrası gelen ilk maç 2 alt ligden bir takıma karşı dahi olsa ızdıraplı geçmeye adaydır.
hele maçtan önce süper kupanın verilmesi gibi bir aksiyon da olacaksa, onun da goygoyu ile ızdırap potansiyeli bir tık daha artar.
bu nedenle camianın, son haftayı saymazsak, kalan 5 maçı tam konsantrasyonla ve rehavete kapılmadan ayrı ayrı birer final havasında oynaması şart oğlu şart.
(bkz:
süper lig 2023-2024 sezonu)
rakibin puan durumundaki yeri bizi aldatmamalı, ligin en zor maçını oynuyormuş ciddiyetini camianın tüm birimlerinde, sahadaki oyuncusu, yedek oyuncusu ve teknik heyetinden, tribündeki her bir taraftara, oyunun her dakikasında, her anında yaşamalıyız.
bunu sağlarsak istenen sonucun gelmeme ihtimali yok.
öte yandan maçta, elbette okan hoca'nın tercihidir ama hatay maçındaki hatasına düşmeden, aynı anda sağda ve solda hareketsiz ve git gellerde sorun yaşayan, rakibin çıkışlarında beklerini zor durumda bırakan zaha ve ziyech tercihinde bulunmaması, bu arkadaşlardan maksimum 1 tanesini sahada tutmasını (asimetrik dizilim), ve duruma göre hamle oyuncusu olarak kullanmasını bekliyorum.
bunun için de sanki en uygun dizilimin alanya maçının ikinci yarısındaki gibi sağda ofansif tarafı ağır basan ziyech ve defansif tarafı yüksek kaan ile, solda ise gitgeli ve bindirmesi bol bir ikili olan barış alper - köhn ikilisi ile oynamak olduğunu düşünüyorum. buna göre de kerem aktürkoğlu, zaha ve tete gibi oyuncuları hamle oyuncusu olarak kullanabiliriz.
işin nihayetinde kimle, nasıl oynarsak oynayalım bu maçı bir şekilde kazanmalıyız.
rehavete kapılmadan, ciddiyetle ve full konsantrasyonla...