2001-02 sezonunda evlerinde oynadıkları maçta 5-0'lık tarihi skorla, bu sezon da sahalarında 2-1'lik skorla galatasaray'ın ligdeki namağlup ünvanına son vermiş takımdır.
bunun dışında bizleri yendikleri diğer hatırladığım maçlar:
1991-92 sezonu galatasaray-bursaspor maçı: 2-1 yenilmiştik. ligin bitimine çok az vardı ve hiçbir iddiamız yoktu. hocamız (bkz:
mustafa denizli) idi ve tek golümüzü rambo yusuf atmıştı.
1993-94 sezonu bursaspor-galatasaray maçı: 2-1 yenilmiştik. hafızam beni yanıltmıyorsa bursa atatürk stadı'nda oynanan ilk (bkz:
gece) maçıydı. sinir bozucu bir mağlubiyetti.
1994-95 sezonu bursaspor-galatasaray maçı: 2-1 yenilmiştik ve bir önceki sezonun karbon kopyası bir maç gibiydi. golümüzü maçın sonlarında oyuna sonradan dahil olan (bkz:
kubilay türkyılmaz) kaydetmişti.
1997-98 sezonu bursaspor-galatasaray maçı: 3-2 yenilmiştik. deplasmanda anadolu takımlarına uzun süre yenilmeme serimiz mi ne sona ermişti. (bkz:
elvir baliç) son dakikada atmış, topa aslında istediği gibi vuramamış, ama iri kıyım (bkz:
volkan kilimci) çoktan ters köşeye yattığından golü yemiştik.
o namağlup ünvanımıza son verdikleri 5-0'lık maçı tahminim herkes hatırlar. 2-0 psv'yi yenip şampiyonlar ligi'nde diğen 4'lü gruplara kaldıktan sonra oynamıştık. oyuncular daha çok dinlenmek için maçın cuma günü oynanmasına itiraz edilmesin istemişlerdi ama sahada da dökülmüşlerdi. 1-0 iken ümit karan inanılmaz bir gol kaçırmıştı. (bkz:
faruk atalay) ın sağ bek-sağ stoper karışımı bir görev üstlenmesi, 5-0'lık sonucu hazırlamıştı. (bkz:
okan yılmaz) ve murat sözkesen ikişer gol atmıştı ama maçın yıldızı kanat oyuncuları ender alkan'dı. (bkz:
ümit karan) maçtan sonra feribotta güle oynaya kızlarla sohbet ederken, az kalsın taraftarın elinde kalacaktı...
bu sezonki 2-1 yenildiğimiz maçta skibbe'nin deplasman karnesinin berbat olacağının sinyalini net bir şekilde vermişti.
bunlar dışında elbette bursaspor'a yenildiğimiz maçlar vardır ama benim hatırladıklarım bunlar.
gelelim bursaspor'dan transfer ettiğimiz oyunculara...
(bkz:
feti okuroğlu) modern libero sıfatıyla galatasaray'a transfer olmuştu. fenerbahçe ile transfer yarışına girip aldığmız nadir oyunculardandı. imza töreni için florya'ya helikopterle inmişti. başka da icraatı yoktu. fiyasko bir transferdi.
(bkz:
sedat balkanlı) 94-95 sezonu başında saftig'li galatasaray'a gelmişti. allahı var kafa gollerini daha tsyd'de oynadığımız fenerbahçe maçında atmaya başlamıştı. ligin başlarında da samsun'a uzatmalarda bir kafa golü atmış ve sayesinde namağlup ünvanını korumuştuk. o maç 2-2 bitmişti ve samsun'un gollerini (bkz:
serkan aykut) atmıştı. onun dışında kayseri'ye de bir gol atmış, 2-1'lik galibiyette pay sahibi olmuştu. çocuk aklımla nasıl topçuydu hatırlamıyorum ama hücuma katkısı inanılmazdı. herhalde savunma yönü zayıftı ki, galatasaray'dan gönderilmiş olsun. samsun-antep-antalya lafı sanırım defansın nasıl olduğunu tahmin etmemize yarar.
(bkz:
murat sözkesen) 2001-02 sezonunun devre arasında transfer edildi. 1-0 ali sami yen'de kazandığımız ve inanılmaz zorlandığımız malatyaspor maçında çok kritik bir kafa golüne imza attı. 4 kırmızı kart gördüğümüz fenerbahçe maçında sonradan oyuna girdi. 0-0 berabere kaldığımız liverpool maçında ise talihsizce sakatlandı ve galatasaray macerası o dakika bitti.
(bkz:
serkan kurtuluş) daha çocuk. 1990 doğumlu. ama her türlü iddiaya varım, galatasaray'a (bkz:
sabri sarıoğlu) kadar yararı dokunmayacaktır. gelişme çağında daha ama sabri'nin de 19 yaşında olduğu zamanları anımsıyorum. serkan'la kıyaslanmazdı bile. tabii sabri kendisini hiç geliştiremedi, umarım serkan geliştirir ve beni utandırır.
bunun dışında elbette bursaspor ve galatasaray'da dolu oyuncu oynadı ama ben direk bursaspor'dan galatasaray'a transfer olanları yazmaya çalıştım. kral hakan şükür'e parantez bile açmaya gerek yok. onun doğum yeri de galatasaray'dır, allah korusun ölüm yeri de...
(bkz:
bursaspor) ile ilgili nedense çöp hafızada baya şey vardır. itiraf etmem gerek ki ben bursaspor'u severdim. yok anadolu futbolu kazansın gibisinden geyiklere girmeyecem ama misal futbolcu olsam, galatasaray'dan sonra bursaspor'da oynardım diye düşünürdüm hep. ikinci lige düştüklerinde üzülmüştüm bile. amma ve lakin geçen sene (bkz:
ismail güldüren) ve (bkz:
egemen korkmaz) gibi iki tane sabıkalı defans oyuncusunun gazına gelip, fenerbahçe seyircisinin bile pek yapmadığı şekilde kral'ın annesine, hem de ağır hasta annesine 45 dakika boyunca küfür edilince, düşüncelerim değişti. hala saygı duyarım ama en ufak sevgi beslemem, bu kadar basit.